00:31 | Posted in ,
İstediğiniz bir dosyayı 2 gün sonra silmek istermisiniz. Evet ise bu program tam size göre.

Auto Delete programının kullanımında yer alan seçneklerden bazıları şunlar;
Start Delete on windows startup? silme işlemi Windows başlatıldığında gerçekleştirilsin mi seç.
Target Folder otomatik silme işleminin gerçekleştirileceği dosyayı seç.
Delete files older than dosya hangi tarihten eski ise silinecek belirt05.03.2009 folder seçtiğiniz dosyanın altında yeralan dosyalarında kontrol edilmesini sağla.
Move files to reycle bin? silinen dosyalar çöplüğe gitsin mi, yoksa direk silinsin mi belirt.

Auto Delete İndir

Category: ,
��
00:16 | Posted in
Yeni nesil biraz nazik gibi artık cep telefonuna geçiş diyolara ama ben pek katılmıyorum notebookun yerini tutmaz bence... İşte yeni nesil notebook;
1. Çip üreticisi Qualcomm, dokunmatik ekranlı diz üstü bilgisayar prototipini sunuyor. 3G Snapdragon çip setinden güç alani bilgisayarın düşük güç kullanımıyla mobil veri dünyasını sallayacağı iddia ediliyor.

2. Qualcomm, düşük güç kullanımlı çiplerini düzenlediği basın toplantısıyla tanıttı. Snapdragon platformunun olacağı cihazlar, 9 ile 12 inç büyüklüğünde ekranlarıyla mini dizüstü şeklinde olacak. Tekrar şarj edilene kadar 4-6 saat arasında çalışabilecek. Snapgradon kullanan akıllı telefonlar ise daha uzun süre şarj edilmeden çalışabilecek.

3. Dönen ekrana sahip mini laptop prototipi...

4. İnce bir tablet PC'ye dönüşüyor.

5. Ekran aynı zamanda arkaya katlanabiliyor. Intel'in Atom çipinden farklı Snapdragon çip seti 3G'yi, grafik kapasitesini ve CPU'yu bir makinede birleştiriyor. Sonuç olarak, cihaz her an hazır bağlanabilme yeteneğine sahip. E-posta almak için senkronize etmeye ihtiyacı olmayan cihazı kullanmadan önce ön yüklemeye gerek duymuyor. Snapgradon işlemcisi ARM mimarlığına dayanarak tam olarak tekrar tasarlandı.

6. Prototipteki Grafiksel Kullanıcı Arayüzü, GPS'in yanında VOIP (Internet üzerinden ses) ikon, e-posta, browser, medya player ve Office verimlilik uygulamaları içeriyor. Qualcomm, Snapgradon kullanan ilk cihazın gelecek yıl piyasaya çıkacağını, 2009'daki ürün ailesinin ilki olacağını söyledi.

7. Qualcomm aynı zamanda Snapgradon kullanan akıllı telefon prototipini de kullanıcıların hizmetine sundu. Beklenen varis 3G hücresel ağa sahip cihazın gelecek yıl piyasaya çıkması bekleniyor.

8. LTE'nin yol haritasında ağ şemasını gösterme şehir merkezlerinde, banliyölerde ve kırsal kesimde çeşitlilik gösteriyor. LTE, şimdiki 3G ağlarını tamamlıyor. Qualcomm'un çözümü çok şekilli, sadece 4G yada 3G çip setinden ibaret değil. Cihazlar otomatik olarak bir kapsama alanından diğerine anahtarlanabiliyor. Qualcomm sadece WiMax (geniş bantlı kablosuz ağ standartı) üzerinde durmuyor ve piyasada sorulan her şeye açık.

Kaynak www.zaman.com.tr




Category:
��
00:13 | Posted in

006’da izni alınan ve dağıtımına 2007 yılında başlanması planlanan “.tel” alan adları 3 Aralık itibariyle şirketlere satışa sunulmaya başlandı.

“.tel” alan adları .com, .net ve .org alan adları gibi, bir websitesini adreslemekten ziyade, şirketlerin iletişim bilgilerinin havuzunu oluşturmak için düşünüldü.

Şirketler bu alan adlarını kullanarak sahip olacakları erişim numarası sayesinde müşterilerine daha detaylı iletişim bilgileri sunabilecekler. Böylece iletişim bilgilerindeki küçük değişiklikler yüzünden müşteriler oradan oraya aktarılmak zorunda kalmayacak.

“.tel” alan adları 3 Şubat’a kadar sadece markaları bulunan şirketlere satılacak. Bu alan adlarını satacak olan firma Telnic’in düşüncesi ise bu tarihten sonra bireylerin de “.tel” alan adlarını satın alabilmesi. Böylece sosyal hayatlarını ve online kariyerlerini kontrol altında tutmak isteyen kişiler de “.tel” alan adlarını satın alabilecekler. Bu alan adları bireylerin Facebook veya MySpace alanlarına yönlenen linkler, CV bilgileri ve MSN gibi anında mesajlaşma adres bilgilerini içerebilecek.

Telnic şu sıralar daha çok mobil yazılım geliştiricileri gaza getirmekle meşgul, çünkü bir diğer projeleri “.tel” alan adlarının cep telefonlarına uygulamalar yardımıyla yönlenebilmesi. Düşünülen şeyin somut karşılığı ise şu: Müşterinin “.tel” alan adlı websitesine girdiğiniz zaman onun nerede olduğunu dns teknolojisi sayesinde öğrenebilecek olmanız.

“.tel” alan adlarının satışındaki evreler de çarpıcı. 3 Şubat’a kadar sadece marka şirketlere adres satılacağını belirtmiştik. Bu evreden sonra 24 Mart’a kadar özel adreslerin satımı gerçekleşecek. Yıllığı 15 Euro olacak olan “.tel” alan adlarının şirketler için ise külfeti biraz fazla: 280 Euro

Kaynak www.hurriyet.com.tr

Category:
��
00:02 | Posted in

Ibm gelecekteki 5 büyük gelişme hakkında böyle açıklıyor;

IBM’e göre hayatımıza girecek teknolojik yenilikler şöyle:

1- Herkesin gen haritası çıkarılmış olacak

IBM buna herkesin bir “sağlık kristal topu” olacak diyor. 5 yıl içinde en fazla 200 dolara insanların genetik haritaları çıkarılacak ve gelecekte hangi hastalıklara yakalanma riskleri olduğu belirlenecek. Böylece kişiye özel beslenme, kişiye özel ilaçlar mümkün olacak.

2- İnternetle konuşun, o da sizinle konuşsun

“Kompütür, bana iddaa sonuçlarını göster” sorusu gerçek olacak. Bilgisayarlarda, sesle tanıma sistemleri başlayacak. Böylece bugün Google’da elle yazdığımız aramalar, 5 yılda sesle yapılabilecek.

3- Herkesin dijital asistanı olacak

Herkesin cep telefonunda bir asistanı olacak ve neyi almanız gerektiğini, evde neyin bittiğini söyleyecek. Ayrıca alışveriş merkezlerinde de ekranlarda, bu dijital asistanlar bize yardımcı olacak.

4- Unutmak da tarih oluyor...

Evimizde bizimle yaşayacak. Her odadaki ekranlar, sürekli bizi tarayacak. Kiminle ne konuştuğumuzu, neyi nereye koyduğumuzu analiz edip, ondan sonra örneğin “Anahtarım nerede, ya da önceki gün kim bize gelmişti” sorularını saniyeler içinde cevaplayacaklar .

5- Kaldırımda güneş enerjisi

Kaldırımlarda, evlerde kullanılan asfalt, boya ve diğer yalıtım malzemeleri güneş enerjisini hapsedip, elektrik üretebilecek. Sokak lambaları bu enerjiyle yanacak.

��
23:59 | Posted in

3G NEDİR?
3G teknolojisi, 'Third Generalion' yani 'Üçüncü Nesil' anlamına geliyor. GPRS gibi, 3G de bir kablosuz iletişim hizmeti. Bu teknoloji sayesinde cep telefonu, cep bilgisayarı, tablet PC veya dizüstü bilgisayar üzerinden internete sürekli bir bağlantı kurulabiliyor. 3G teknolojisi, daha yüksek güvenilirlik ve kalite. daha hızlı veri iletimi ve daha fazla bant genişliği sunuyor. Bu sayede cep telefonu, bilgisayar ve 3G uyumlu diğer mobil cihazlarla video dâhil her türlü veriyi gönderip almak mümkün oluyor. 384 kbps'ye ulaşabilen veri iletim hızları ile 3G, standart çevirmeli bağlantıya göre yedi kat daha hızlı.

DEVLET 3G İHALESİNDEN NE KADAR KAZANDI?
Devlet, yapılan 3G ihalesinde Turkcell'den KDV dâhil 858 milyon YTL, Vodafone'dan 600 milyon ytl " Avea'dan da 512 milyon ytl olmak üzere 1 milyar 970 milyon ytl. gelir elde etti. A tipini Turkcell, B tipini Vodafone ve C tipini de Avea kazandı.

NEDEN FARKLI LİSANS TİPLERİ VAR?
Tüm kablosuz cihazlar iletişim kurarken bir frekans kullanıyor. Frekansın yüksek olması, haberleşme sırasında daha az veri kaybının yaşanması ve daha iyi iletişim anlamına geliyor. Kapalı alanlarda veri aktarımında hız kaybı ve kesinti oranı azalıyor. Bunun yanında frekansın yüksek olması, uzaklığa bağlı hız düşüşünü de azaltıyor. Yani frekans ne kadar yüksek olursa, veri aktarım hızı o kadar iyi, kesintisi o kadar az oluyor. Buna göre A tipi lisans almaya hak kazanan şirket, 45 Mhz üzerinden haberleşmesini sağlayacak. B tipi lisansta frekans hızı 35 Mhz, C tipi lisanstaysa 30 Mhz olacak.

SOMUT OLARAK NELER YAPABİLECEĞİZ?
Bugün bir mobil cihazla 700 MB büyüklüğünde ve DivX formatındaki sinema filmi, yaklaşık altı saatte indirilirken, 3G ile yaklaşık 13 dakikada indirilecek. 3G teknolojisi görüntülü görüşme, görüntülü haber, cep telefonunda televizyon gibi uygulamalara izin verecek. Bunun dışında mobil ofis hizmetleri, hastalıkların uzaktan teşhis edilmesi, hastayı uzaktan izleme gibi uygulamalar da hayatımızdaki yerini alacak. Önümüzdeki yıllarda sağlık servisleri, mobil eğitim hizmetleri, daha gelişmiş mobil devlet hizmetleri, akıllı ev gibi uygulamaların dünyada 3G abonelerinin sayısını yüzde 64 oranında artırması öngörülüyor.

NE ZAMAN KULLANABİLECEĞİZ?
Henüz ihalenin ilk aşaması tamamlandı. İhaleye ilişkin komisyon kararı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından onaylandı. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, Danıştay'ın onayının ardından operatörlerin de teknik altyapı çalışmalarını yapacaklarını belirtti ve yaz başında 3G haberleşme sisteminin kullanılabileceğini açıkladı.

ÖNCEKİ 3G İHALESİ NEDEN İPTAL EDİLMİŞTİ?İlk 3G ihalesinin 25 Mayıs 2007'de yapılması öngörülüyordu. Ancak katılımcı sayısının düşüklüğü nedeniyle ihale 7 Eylül 2007'de yapıldı. Telekomünikasyon Kurumu, rekabet şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihaleyi iptal elti. İhaleye yalnızca Turkcell katılmış. A tipi lisans için 321 milyon Euro teklif etmişti. B, C ve D tipi lisanslar ise katılımcı olmadığı için ihale edilmemişti. Avea ve Vodafone numara taşınabilirliği gelmeden üçüncü nesil ihalesi yapılmasının adil rekabet şartlarına uymadığı gerekçesiyle ihaleye katılmamıştı.

HERKES YARARLANABİLECEK Mİ?
Cep telefonu 3G'ye uyumlu olanlar yararlanabilecek. Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv'in verdiği bilgiye göre, Türkiye'de 3G'ye uyumlu 3 milyon telefon var.

FATURAYA NASIL YANSIYACAK?
En çok merak edilen konulardan biri de 3G'nin tüketicinin cebine nasıl yansıyacağı? Operatörler, 3G ile gerçekleştirilen veri transferlerini faturalarına serbest piyasa koşullarında yansıtacağı için ücretlendirme henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak 3G ile veri indirme ücretlerinin mevcut GPRS tarifelerine göre daha ucuz olması bekleniyor.

3G TÜRKİYE'YE GEÇ Mİ GELDİ?
Üçüncü nesil Avrupa'ya beş yıl önce geldi. Ancak uygulama anlamında, Uzakdoğu'dan gelen ucuz cihazların çoğalması, altyapının ucuzlamasıyla yeni yeni yaygınlaşmaya başladı. Bu nedenle Türkiye'nin 3G ile tanışmakta gecikmesine rağmen bir şey kaybetmediği düşünülüyor. 3G, Avrupa'da çok Fazla kullanılmıyor. Uzmanlara göre bunun nedeni yaş ortalamasının yüksek olması.

4G İÇİN DE İHALEYE ÇIKILACAK MI?
Gelecek 70 yıl içinde çıkacak yeni nesil şebekeler için tekrar ihale yapılmayacak, lisans sahipleri mevcut sözleşmeler üzerinden bu hizmeti verebilecekler. Aboneler, 3G'den daha hızlı ve daha gelişmiş, bir sistem olan 4G ya da benzeri şebekeler için beklemek zorunda kalmayacak.

Kaynak www.zaman.com.tr

Category:
��
23:51 | Posted in

Pc net 2008 in en iyilerini secti
Bilgisayar ve internet dergisi PCNet 2008'in en iyilerini seçti. İşte kullanıcıya rehber olacak o araştırma ...

PCNet Dergisi internet kullanıcılarını çok yakından ilgilendiren bir araştırma yaptı. Son kullanıcıya yönelik ürünlerde ve internetteki en faydalı siteleri belirleyen araştırma, sektörün geleceğine de ışık tutuyor.

Araştırmada en iyi haber portalı milliyet.com.tr seçilirken, internetteki diğer en iyi siteler ise şunlar oldu:

En iyi alışveriş sitesi hepsiburada
En iyi video paylaşım sitesi izlesene.com
En iyi blog bildirgec
En iyi açık artırma sitesi gittigidiyor
En iyi ilan sitesi sahibinden.com
En iyi gençlik portalı patlican
En iyi haber portalı milliyet
En iyi oyun portalı kral oyun

2008'İN EN İYİ ÜRÜNLERİ

İŞLEMCİ Intel Core 2 Duo E8500 Overclock potansiyeli ile şaşırtıyor.

ANAKART Foxconn Destroyer
MSI X48C Platinum Üst seviyede terfi kolaylığı.

TV KARTI
KWorld Plus TV DVB-S 300U En kolay taşınabilen dijital TV kartı. AVerMedia AVerTV Hybrid Express Slim Yokluğu da varlığı da bir!

SES KARTI
Creative Sound Blaster X-Fi Fatal1ty Champion Jonathan Wendel’in sesi şimdi de bilgisayarınızda.

Asus Xonar U1 Her zevke ve her renge göre.
OPTİK SÜRÜCÜ
LG BE06 HD-DVD’yi unutmayan harici Blu-ray yazıcı.

SİSTEM BELLEĞİ Corsair Dominator TWIN2X4096-8500C5DF DDR2’de en yüksek frekanslara çıkmak için. Kingston HyperX KHX16000D3T1K3/3GX Core i7 platformu için üç kanalda tam 2.0 GHz hız!

GÜÇ KAYNAĞI LC Power Monolith X 1200W Kilowatt gücünde bir güç kaynağı artık hayal değil.

DEPOLAMA
Seagate ST31500341AS 1.5 TB kapasitesi ile uzun süreli bir ürün. OCZ Solid Series SATA II SSD Artık herkesin bir SSD’si olacak.

GRAFİK KARTI
Asus EAH4870X2 TOP Daha hızlısı üretilene kadar en hızlısı. Sparkle GeForce 9800 GT Performans ve sessizlik buluştu.

KASA
NZXT Tempest Soğutma sistemiyle rakipsiz bir kasa.
Lian Li PC-P60 Bir kasadan daha başka ne istenebilir ki?

İŞLEMCİ FANI OCZ Gladiator Max Çekirdek teması sayesinde çok etkili.
Thermalright IFX-14 Sessiz soğutucular arasında en başarılısı.

KASA FANI
Thermaltake Cyclo 12 cm Logo Fan Sıcaklık ve gürültü ölçüm özelliğiyle eşsiz.
LCD MONİTÖR
Eizo FlexScan HD2441W Tasarımı ve görüntü kalitesi ile “kusursuz”. BenQ G2400WA 2008’in en çok tercih edilen monitörü.

YAZICI
HP Photosmart C8180 Sıra dışı özellikleriyle fark yaratıyor.

USB BELLEK
Kingston DataTraveler 150 Yüksek kapasite ve yüksek hız onda. Corsair Flash Voyager Kapasite rekortmeni karşınızda. OCZ ATV Turbo Sıra dışı görüntüsüyle takdir topluyor.
MULTİMEDYA KLAVYE
Microsoft Wireless Entertainment Desktop 8000 Bir klavyeden daha ne istenebilir ki?
Logitech diNovo Mini Salon sistemleri için tek alternatif.

FARE
Microsoft Explorer Mouse Yeni algılama teknolojisi zemin ayırt etmiyor. Zalman FPS Gun Oyuncuları başka boyuta geçiriyor.

WEBCAM
Logitech QuickCam Pro 9000 Carl-Zeiss lenslerle üstün görüntü kalitesi.

ADSL Modem
AirTies 5450 Daha yüksek hız ve daha geniş kapsama alanı.

SES SİSTEMİ
Microlab X-15 Kulağı da gözü de doyuruyor.

DİZÜSTÜ BİLGİSAYAR
Lenovo ThinkPad X300 En hafif dizüstü bilgisayar aslında o.
Monster T96M860TU03
Boyu 15.4 inç, özellikleri 17 inç.

NETBOOK
Asus Eee PC 900 Netbook kavramını herkes onunla öğrendi. MSI Wind U100 Bir Netbook’tan daha fazlası.

FOTOĞRAF MAKİNESİCasio Exilim Pro EX-F1 Yarı profesyonel kategorisinde rakipsiz.

TELEVİZYON
Philips Aurea 42PFL9900D/10

Category:
��
00:02 | Posted in
Milli Eğitim Bakanlığı ve Intel Türkiye işbirliğiyle, www.benidahilet.org adresinde faaliyet gösterecek, eğitim amaçlı sosyal bilgi paylaşım platformu "Dijital Dünyana Beni Dahil Et" projesi başlatıldı.

Türkiye’deki öğrenci ve öğretmenler için internette sınırsız kaynak ve yardımcı öğrenim ortamı sağlaması planlanan paylaşım platformu "Dijital Dünyana Beni Dahil Et Platformu"nun tanıtım toplantısında konuşan Intel Türkiye Genel Müdürü Çiğdem Ertem, platformla Türkiye’de eğitimin kalitesini artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Dünyada 1,3 milyar civarında insanın internete erişebildiğini, 1 milyar insanın daha bu hizmetten faydalanabileceğini ifade eden Ertem, Intel olarak "World Ahead" projeleriyle bu insanların internete erişmesi için uğraştıklarını anlattı.

Dijital dünyaya dahil olmanın eğitim, KOBİ’ler ve kırsal bölgelerdeki kişiler gibi 3 grubun katılımıyla gelişeceğine inandıklarını dile getiren Ertem, eğitim konusunda daha önce çeşitli projeler geliştirdiklerini ifade etti. Ertem, "İnternette artık katılımcılık var. Herkes katılım ve paylaşımda bulunuyor. Öğretmenler, öğrenciler ve velileri birbirine bağlayacak öğrencileri içerik tüketicileri olmaktan, içerik üreticisi haline getirecek bir program oluşturmayı hedefledik. Bu projenin ilk adımı. Şu anda konsepti ortaya koyuyoruz. Çığ gibi büyüyeceğini düşünüyoruz" diye konuştu.

Platformun 11 okulda pilot uygulamalarla hayata geçtiğini ve her katılımla içeriğin daha da büyüyeceğini ifade eden Ertem, "Proje ilk kez Türkiye’den çıkıyor. Türkiye’den tüm dünyaya götürmeyi hedefliyoruz" dedi.

Haber Kaynak ve devamı teknoloji.milliyet.com.tr

Category:
��
23:57 | Posted in

Bugün sizlere kullandığım bir markanın telefonunu göstreceğim www.letsgomobile.org alıtısı ile Motorola'nın yeni modeli Motorola Moto VE66 cep telefonu gelişmiş CrystalTalk ses teknolojisi, 5 megapiksel kamerası ve MP3 çalar benzeri navigasyonu, yüksek görüşme kalitesi, net fotoğrafları ve sunduğu müzik deneyimi ile dikkatleri üzerine çekiyor. Zarif, kayan kapaklı bir model olan Motorola VE66 cep telefonu entegre 'widget'larıyla kullanıcının en çok ve en sık tercih ettiği uygulamalara daha kolay ve seri şekilde erişmesini sağlıyor.

Motorola VE66 özellikleri
Motorola VE66 cep telefonu dijital kamerası ile canlı ve net fotoğraflar kolaylıkla çekilirken kullanıcıların içlerindeki fotoğrafçıyı dışarı çıkarmalarına olanak tanıyor. Motorola Moto VE66 kameralı cep telefonunda standart fotoğraf makinelerinde görmeyi bekleyeceğiniz bir takım özellikler de bulunuyor. Kamera tuşuna basıldığında Motorola Moto VE66 otomatik netleme işlemini hemen gerçekleştirerek LED flaşı devreye sokuyor ve gerekli olduğu takdirde görüntü sabitleme işlemini de gerçekleştiriyor ve baskıların en yüksek kalitede kusursuz olması için kırmızı göz giderme işlemi kontrolünü yapıyor. Teflonun otomatik renk sıcaklık ayarı beyaz, siyah ve diğer renklerin daha canlı olmasını sağlıyor. Çekilen fotoğraflar telefonun ekranında yatay olarak kolaylıkla ve keyifle izlenebiliyor.



Category:
��
23:04 | Posted in ,

Genc ve yazılım hayatına adım atmışlara bu site demiyelim / microsoft
Üniversite öğrencilerine profesyonellerin kullandıkları yazılım geliştirme ve tasarım araçlarına erişme olanağı sunan Microsoft DreamSpark programı ile de Microsoft'un yenilikçi teknolojileri ve gelişmiş yazılımları gençlerin kendilerini iş hayatına hazırlamalarına ve yeni projeler geliştirmelerine katkıda bulunuyor.

Category: ,
��
22:22 | Posted in , ,

Nokia yarışa yeni oyuncağı n97 ile çıkıyor.
Nokia N serisinin en son üyesi, Barcelona'da gerçekleştirilen Nokia World 2008 etkinliği çerçevesinde tanıtıldı.
Nokia'nın multimedya bilgisayar olarak tanımladığı N serisinin en son ve en güçlü üyesi N97 tanıtıldı. Sürgü mekanizması altında tam Q klavye sunan N97, Yüksek çözünürlüklü ekran, gelişmiş bağlantı seçeneklerive yeni arayüzle geliyor. Symbian işletim sistemi üzerinde S60 5. versiyon arayüzle çalışan Nokia N97, özel sürgü menteşesi sayesinde açıldığında ekranı size bakacak şekilde eğimli hale geliyor.

eni S60 arayüzü üzerinde ana ekranda kullanıcı tarafından kişiselleştirilebilir gereçler (widget) bulunuyor. Bu gereçleri parmağınızla tutup istediğiniz gibi sıralayabiliyorsunuz. Bu gereçler için ayrıca bir yazılım geliştirme kiti sunacak olan Nokia, hava durumu, Facebook gibi binlerce gerecin yaratılmasını ve kullanılmasını sağlayacak.

Kişisel internetin masaüstü bilgisayarlarda başlayp dizüstü bilgisayarlarda devam eden yolunun artık cebe ulaştığını vurgulayan Nokia, N97 modeli ile 3.5 inçlik dokunmatik ekranı üzerinde benzersiz bir mobil iletişim ve eğlence deneyimi sunuyor. Nokia 5800 üzerinde kullanılan dokunmatik arayüzle çalışan N97, sanal klavye ve el yazısı tanıma özellikleriylezengin metin giriş seçeneklerine sahip. 16:9 formatlı ekranı 640 x 360 piksel çözünürlük sunuyor. Böylece hem web gezintisi hem de video izleme sırasında ideal performansı vaat ediyor. Dahili a-GPS özelliği ile navigasyon hizmeti sunmasının yanı sıra Twitter ve Facebook gibi sosyal ağlara otomatik durum (status) girişi gibi yenilikçi servisler sunacak. Cihazın 5 megapiksel çözünürlük sunan kamerası iki adet led lamba ile desteklenmiş ve 30 kare/sn değeriyle 640 x 480 piksel video kaydı yapabiliyor. N-Gage platform desteği, WLAN, Bluetooth, UPnP, micro USB, standart 3.5 mm kulaklık bağlantısı, Flash Lite 3.0, 32 GB dahili hafıza cihazın diğer özellikleri arasında. Nokia N97'nin 2009'un ortalarında satışa sunulması bekleniyor. Avrupa satış fiyatı yaklaşık 550 Euro.
Ama Türkiyede ....

Kaynak www.hurhaber.com

��
22:16 | Posted in ,

1971: Intel’de Marcian E. Hoff tarafından ilk mikroişlemci icat edildi. 4004 model numarasına sahip işlemci 2300 transistöre sahip 4 bit’lik bir işlemciydi ve 0,74 MHz hızında çalışıyordu.
1972: Nolan Bushnell ve Ted Dabney tarafından Atari şirketi kuruldu.
1973: Vinton Cerf ve Robert E. Kahn’ın başkanlığında TCP/IP iletişim protokolü geliştirildi. Günümüzde ufak değişikliklerle hala bu protokol kullanılmaktadır.
1974: Intel 8 bit’lik işlemcisi 8080’i piyasaya sürdü. Bu işlemci, şu anda da hala kullandığımız tüm x86 (286, 386, 486, Pentium vs.) tabanlı işlemcilerin atasıdır. 8080, tüm bilgisayar dünyasını kökünden değiştirecekti. Bundan sonraki bilgisayar mimarisi hep mikroişlemciler üzerine kuruldu ve günümüzde bilgisayarların hızları çok artmış olsa da, temel mimari hep aynı kaldı.
1975: Byte dergisi yayın hayatına başladı.
1975: Bill Gates ve Paul Allen Microsoft şirketini kurdular.
1976: MOS Technologies, Commodore tarafından satın alındı ve Commodore PET bilgisayarı üzerinde çalışmalar başladı.
1977: Apple II Bilgisayarı piyasaya sunuldu. Açık mimari ile tasarlanmıştı ve renkli grafik çizebiliyordu.
1978: “Space Invaders” video oyunu piyasaya çıktı ve bilgisayar oyunu sektörünün başlamasını sağladı. Aynı yıl Atari’nin “Asteroids” oyunu Atari satışlarında patlama yaşattı.
1979: Motorola devrimsel nitelikteki 68000 işlemci serisini piyasaya sürdü. Bundan sonra tüm çığır açacak bilgisayarlarda bu işlemci kullanılacaktı. Ayrıca IBM, Intel tabanlı ilk bilgisayarı olan IBM PC’yi piyasaya sürdü. O sıralarda fazla dikkat çekmeyen bir gelişmeydi.
1980: Commodore VIC-20, Sinclair ZX80 bilgisayarını piyasaya sürdü. Aynı yıl “Pac Man” oyunu piyasaya çıktı. Ayrıca MS-DOS üzerinde çalışmalar başladı.
1981: Xerox 8010 System, ilk grafiksel kullanıcı arabirimini geliştirdi. Menüleri, pencereleri, fare imlecini, ikonları ve masaüstünü hep Xerox icat etmiştir. Aynı yıl MS-DOS 1.0 piyasaya çıktı. Sinclair yeni ZX81 bilgisayarını piyasaya sürdü.
1982: Commodore 64 bilgisayarı piyasaya sürüldü. Günümüzde bile hala dünyanın en çok satan bilgisayarıdır. Ayrıca IBM, Intel’in %12’sini satın aldı. PC’ler için müzik arabirimi MIDI icat edildi. İlk müzik CD’lerinin standartları belirlendi.
1983: Apple, grafik ara birimli ilk bilgisayarı Lisa’yı piyasaya sürdü. On bin dolar fiyatı olduğu için neredeyse hiç satmadı. IBM’in XT ve PCjr model girişimleri de pazarda başarısız oldu. DNS icat edildi ve internette kullanılmaya başlandı.
1984: Apple, meşhur Macintosh bilgisayarını piyasaya sürdü. Compaq, IDE arabirimi üzerinde çalışmaya başladı. Motorola yeni 68020 işlemcisini piyasaya çıkarttı. Ayrıca HP de ilk lazer yazıcısını piyasaya sürdü, 10 milyon adet sattı.

1985: Commodore firması, Amiga 1000 model bilgisayarı piyasaya sürdü. Bu bilgisayarın çoklu işlemleme yeteneği devrim niteliğindeydi ve şu anda multimedya hakkında bildiğimiz her şey bu bilgisayar ile başladı. Zamanının çok ötesinde bir bilgisayardır, hala günümüzde kullanılabilecek kadar iyidir. Aynı yıl Microsoft ilk Windows işletim sistemini çıkarttı ama tam bir başarısızlıktı. Ayrıca Philips ve Sony CD-ROM’u icat ettiler. “Tetris” oyunu piyasaya çıktı ve dünyanın en çok oynanan oyunu oldu.
1986: Atari ilk dokunmatik ekranları tanıttı. Amstrad PC 1512 model bilgisayarını piyasaya sürdü ve çok başarılı oldu.
1987: Amiga 500 ve 2000 piyasaya sürüldü ve özellikle 500 modeli büyük başarı yakaladı. OS/2, Windows 2, MS-DOS 3.3 ve PC-DOS 3.3 işletim sistemleri Microsoft ve IBM tarafından piyasaya sürüldü. VGA grafik arabirimi icat edildi.
1988: PC’ler için XMS bellek standardı ve EISA bus standardı getirildi. İlk x286 işlemcili PC’ler IBM tarafından piyasaya sürüldü.
1989: İsviçre CERN laboratuarlarında çalışan Tim Berners-Lee tarafından WWW (World Wide Web) protokolü icat edildi ve böylece şu an bildiğimiz anlamdaki İnternet kurulmuş oldu. Aynı tarihte Intel epey bir başarı sağlayan 80486DX işlemcisini üretti. Ayrıca Creative Labs şirketi ilk SoundBlaster ses kartını piyasaya çıkartıp bilgisayar sesleri konusunda çığır açtı.

1990: Microsoft Windows 3.0 işletim sistemini piyasaya sürdü ve büyük başarı elde etti. Macintosh IIfx, Classic ve LC modelleri piyasaya sürüldü. Commodore, Amiga 3000 bilgisayarı ile ilk tam 32 bit bilgisayarını yapmış oldu.

��
22:07 | Posted in ,
Digital dünyam blogunda digital şeyler anlatılır dimi bu gün sizlere zaman.com.tr den alıntı ile sunucam aslında ilk bilgisayarı babiller abküsü bularak keşvetmişlerdir. Abaküs diyorum ilk okul 1 deki gibi,sonra hesap makinası sonraaa...

İlk mouse: İlk mouse 1963'de Douglas Engelbart tarafından üretildi ve 90 derecelik açıyla yerleştirilmiş iki tekerlekten oluşuyordu. Toplu mouse 1972'de ve optik mouse ise 1980 civarlarında üretildi ve çok daha sonra popülerlik kazandı. Ev bilgisayarları yaygın hale geldiğinde mouseun mucidi zaman aşımı sebebiyle herhangi bir patent hakkı elde edemedi.


İlk taşınabilir bilgisayar: IBM 5100 taşınabilir bilgisayar 1975'de üretildi ve 25 kg ağırlığındaydı. Ufak bir valiz büyüklüğündeydi ancak çalışması için harici bir güç sistemi gerektiriyordu. Paket halinde gelen bu bilgisayar birkaç yüz KB'lık ROM, 16-64 KB'lık RAM, klavye ve o zaman için olağanüstü bir özellik olan bant sürücü gibi özelliklere sahipti. Farklı modelleri 8,975 ile 19,975 dolar arasında fiyatlara satılıyordu.


İlk laptop: İlk laptop olan Grid Compass 1100 veya kısaca GRID, 1979'da İngiliz Bill Moggridge tarafından dizayn edildi ancak satışına 1982'de başlandı. Beş kilo ağırlındaki GRID, Intel 8086 işlemci, 340 KB'lık artık yok olmuş manyetik bir hafıza türüne ve 1200 bps'lik modeme sahipti. Genelde NASA ve Amerikan ordusu tarafından kullanılıyordu ve fiyatı 8-10 bin dolar arasındaydı.


İlk lazer yazıcı: Lazer yazıcı Gary Starkweather tarafından 1969'da XEROX'da üretildi ama ticari satışı ancak IBM 3800 modeli 1976'da piyasaya çıkınca başladı. Tek başına bir odayı dolduracak büyüklükteydi.

��
22:01 | Posted in ,

Logitech 1 milyarıncı faresini üretti resimdeki o fare.
Gerald P. Quindlen, den:
"Son on-yirmi yılda insanların bilgisayarla olan ilişkisi oldukça değişti. Eskiden sadece bir iş makinesiyle şimdi hayatımızın bir parçası oldu. Logitech de değişen koşullara uyacak şekilde bu ileremede, sadece son beş yılda sunduğu ilkler olan aşırı hızlı kaydırma, lazer fare ve nano algılayıcı gibi özelliklerle önemli bir yere sahip."
Üretilen bir milyarıncı farenin dünyada nereye gideceği henüz belli değil. Logitech de bununla ilgili bir etkinlik düzenleyerek katılımcılardan farenin hangi ülkede satılacağına dair tahminde bulunmalarını istiyor.

Kaynak www.haber7.com

Category: ,
��
21:52 | Posted in ,

Ah Bir gelse demek istediğiniz teknoloji,ama yakında yolda, düşünsenize laptopunuzun evde pil derdi yok + kabloda yok sağlık açısından nasıldır bilmem ama bence mekemmel bir teknoloji...digitaldunyam Gücü manyetik alanda aktaran yeni sistem, elektrikli cihazlara enerji sağlamak için kabloya ihtiyaç duymuyor
Sesin ve görüntünün kablosuz aktarılması ile başlayan “kablosuz elektrik” rüyası sonunda gerçek oldu. Bu alanda son derece sıkı bir rekabete girişen teknoloji şirketleri yeni sistem için milyarlarca dolarlık harcamalar yaptılar. İşte bu amansız araştırma yarışı yıllarca devam etti.
Teknolojide devrim kabul edilecek buluşun sonuçları merakla beklenirken, Intel geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak kablosuz elektrik aktarımı konusunda yeni bir ilerleme kat ettiğini ilan etti. Firmanın "Wireless Energy Resonant Link" (WREL) adını verdiği teknoloji ile ortalama bir laptop bilgisayardan daha fazla elektrik harcayan 60 watt'lık bir ampulün kablosuz olarak yakılabildiği ifade edildi.
Kablosuz elektrik iletim teknolojisinin orta vadede masa, tezgah gibi ortamlara entegre edilmesi ve aygıtların bu zeminlere konarak şarj edilmesi veya elektrikle beslenmesi hedefleniyor. Yeni teknoloji, manyetik alanın gücünü kullanarak 60 watt elektrik gücünü bir metre uzaklığa gönderebiliyor, ancak bu esnada enerjinin yüzde 25 gibi bir kısmı yok oluyor. İnsanoğlu’nun elektrik enerjisini son derece pahalı maliyetlerle elde ettiği günümüzde yüzde 25’lik kayıp önemli bir engel olarak gösterilmesine rağmen sistemi geliştiren grup, bu oranın düşürülebileceğini vurguluyor.
Bu teknoloji konusunda bir diğer tartışma ise, manyetik alanda kalan insanların sağlığının etkilenip etkilenmeyeceği. Şu anda Intel'in geliştirdiği sistemin bir yan etkisinin olmadığı iddia ediliyor.
Ancak tıp uzmanları, sistem yaygınlaşmadan bu konuda yorum yapmanın doğru olmayacağı görüşünde birleşiyorlar.

Kaynak www.kazete.com.tr

��
21:47 | Posted in , ,


Microsoft un yeni geliştirmiş olduğu fare her yüzeyde çalışıyor www.chip.com.tr den Microsoft tarafından yapılan araştırma sonucu dizüstü fare sahiplerinin, farelerini yalnızca masalarında değil mutfakta, ahşap bahçe masasında ya da halı üzerinde kullandıkları görülmüş. Araştırmalarını bu konu üzerine yönlendiren Microsoft ise yeni bir teknoloji geliştirmiş. Optik farenin geniş alan algılama özelliği ve lazerin hızını bir araya getiren bu teknoloji sayesinde, renksiz cam haricinde her yüzeyde rahatlıkla çalışan bir fare ortaya çıkmış. Tabii ki bu teknoloji için yeni bir logo da üretilmiş.

Testlerimizde fareyi önerildiği gibi ahşap, granit ve halı üzerinde kullandık. Üstüne üstlük çeşitli cam zeminler ve tekstil ürünleri üzerinde de test ettik. Her zeminde de yüzde yüz verim aldık. Bu şaşırtıcı sonuç aslında teknolojinin ne kadar iyi çalıştığının da en iyi kanıtı.

Ele oldukça iyi oturan fareyi taşıması son derece kolay. Ürünün bluetooth alıcısını da altına iliştirerek çantanıza atıveriyorsunuz. Hafifliği ve ergonomisiyle de ön plana çıkan Microsoft Explorer Mini Mouse, kullandığı teknoloji ile fa-
rede yeni bir devrin de habercisi olma özelliğini taşıyor.


Kaynak www.chip.com.tr

Category: , ,
��
16:39 | Posted in , ,

Daha önce Microsoft ürünlerinin çıkış tarihleri ile ilgili doğru tahminler yapan TechARP.com sitesinin iddiasına göre Vista için ikinci servis paketi önümüzdeki yılın Nisan ayında hazır olacak. Malezya merkezli olarak yayın yapan sitede daha önce Vista SP1 ve XP SP 3 için doğru tarihleri tahmin etmişti. Sitenin şimdiki iddiasına göre Vista SP2'nin denenebilir ilk sürümü Şubat ayında kullanıma açılacak ve Nisan ayında da kararlı sürüm yayınlacak. Vista SP2'nin kısıtlı sayıda kullanıcıya açılan ilk kapalı beta'sı yaklaşık bir ay önce yayınlanmış, Microsoft tarafından yapılan resmi açıklamada kararlı SP2'nin 2009'un ikinci yarısını bulacağı belirtilmişti. Vista SP2'nin getireceği özellikler arasında Windows Search 4, yenilenmiş Bluetooth 2.1 desteği, Blu-ray desteği bulunuyor.

��
16:35 | Posted in ,
Peazip isimli yazılım hem Linux hem de Windows altında dosyaları sıkıştırmanıza ve açmanıza imkan veriyor. Hem de tamamen ücretsiz.

Peazip, açık kaynak kodla geliştirilen ve GNU lisansıyla dağıtılan bir sıkıştırma yazılımı. Oldukça pratik bir kullanıma sahip olan yazılım, birkaç küçük özellik daha barındırıyor. Yazılım, sağ tıklama menüsüne yerleşecek şeyleri size kurulum sırasında soruyor. Bu açıdan, daha ilk andan itibaren istediğiniz bileşenleri seçebiliyorsunuz, istediklerinizi ise kaldırıyorsunuz.

peazip.sourceforge.net

Kaynak shiftdelete.net


Ulaş­tır­ma Ba­ka­nı Bi­na­li Yıl­dı­rım, “Alın­te­ri­nin ye­ri­ni akıl al­ma­ya baş­la­dı” de­di. Tür­ki­ye’de 6 yıl ön­ce­si­ne ka­dar ya­zı­lım ih­ra­ca­tı­nın ol­ma­dı­ğı­nı bu­gün ise ya­zı­lım ih­ra­ca­tı­nın 700 mil­yon do­la­ra ulaş­tı­ğı­nı açık­la­yan Yıl­dı­rım, “Bu­nu ye­ter­li gör­mü­yo­ruz. Bu hü­kü­met bil­gi­ye sa­hip olun­ma­dan ge­li­şen dün­ya­da yer alı­na­ma­ya­ca­ğı­na inan­mış bir hü­kü­met­tir” de­di. Bu doğ­rul­tu­da bü­tün okul­la­ra in­ter­net gö­tü­rül­dü­ğü­nü, or­ta­öğ­re­tim okul­la­rı­nın yüz­de 90’ına ge­niş bant in­ter­ne­tin ulaş­tı­ğı­nı be­lir­ten Yıl­dı­rım, “Ya­ni 25 bin oku­la in­ter­net girdi. Bil­gi­sa­yar des­tek­li fen la­bo­ra­tu­ar­la­rı ku­ru­yo­ruz” de­di.

5 YIL­DA DEV­RİM YAP­TIK
Okul­la­rın dı­şın­da ka­mu in­ter­net ev­le­ri­nin açıl­dı­ğı­nı ha­tır­la­tan Yıl­dı­rım, hal­kın bil­gi top­lu­mu­na ha­zır ha­le ge­ti­ril­me­ye ça­lı­şıl­dı­ğı­nı kay­det­ti. Bil­gi­sa­yar­laş­ma­da Tür­ki­ye’nin İs­pan­ya’dan son­ra en hız­lı bü­yü­yen ül­ke ol­du­ğu­nu da söy­le­yen Ba­kan Yıl­dı­rım, “2002 yı­lın­da 18 mil­yon 500 bin olan GSM abo­ne sa­yı­sı bu­gün 65 mil­yona çık­tı. Tür­ki­ye 2007’de yüz­de 6.7 bü­yür­ken, bu oran bi­li­şimde yüz­de 23 ol­du. Bi­li­şim ve ha­ber­leşme ala­nın­da 70 yı­lın açı­ğı­nı son 5 yıl­da ka­pa­ta­cak se­vi­ye­ye gel­dik” di­ye ko­nuş­tu.


Kaynak www.turkiyegazetesi.com.tr

23:29 | Posted in
http://www.wowzio.com Blogger widgetsleri olan bir site girmenizi şiddetle tavsiye ederim ama linki yeni sekmede açın digitaldünyam sonra...

Category:
��
23:13 | Posted in ,

Otomex otomobil dünsındaki haberler arabalar öneriler birçok bilgi bulunabilen bir blog ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
www.otomex.blogspot.com

Category: ,
��
16:24 | Posted in , ,

Google artık film saatlerinide biliyor. Yeni uygulaması ile, Google'da bir film ismi arattığınızda, film hakkında bilgilerin olduğu web sitelerine ek olarak en üstte filmin hangi sinemalarda gösterimde olduğunu, film hakkında yapılan yorumların derlendiği özel bağlantıyı ve sinemanın yerini gösteren haritayı bulabiliyorsunuz. Türkçe dil desteği, Türkiye'deki güncel film seansları ve sinema haritaları başarılı bir şekilde entegre edilmiş durumda. Sonuçları, filme, sinemadaki gösterimlere ve zamana göre de sıralayabiliyorsunuz.

Kaynak Shiftdelete.net

��
16:17 | Posted in ,

Şu internet yalanları hiç bitmez biliyormusunuz. E-posta yoluyla şu ana kadar yüz binlerce Avustralyalıya ulaşan bir hurafe ülkede panik yarattı. Gönderilen e-postada belirli tipte bir örümceğin insan eti yediği ve ısırdığı insanların yaralarının çok kısa sürede çürümeye başladığı, ısırıktan kısa süre sonra ise ölüme yol açabilecek kadar büyük tehlike yarattığı söyleniyor. E-postada ayrıca bahsi geçen örümceğin ve ısırılmış bir hastanın çürümeye başlayan elinin resimleri de yer alıyor.

Bu e-posta üzerine acil servisler örümcek ısırığı hastalarıyla doldu. Evlerinden örümcek gördüğünü söyleyen insanlar devlet birimlerini telefon yağmuruna tuttu. Hatta daha ileri gidip çocuklarını okula göndermeyen veliler bile var.

Fakat yetkililer bunun bir aldatmaca olduğunu söylüyorlar. E-postalarda resmi gösterilen örümceğin zararsız bir tür olduğu, hatta Avustralya'da bu derece zehre sahip bir örümcek olmadığını söylüyorlar. Hoax denilen bu tip internet hurafelerini araştıran bir grup ise bu e-postanın aslında ilk olarak 2003 yılında ABD'de ortaya çıktığını ve yıllar sonra bir Avustralya'nın biraz değiştirip tekrar ortaya çıktığını iddia ediyor. Yetkililer halen insanları yatıştırmanın yollarını arıyorlar.



Kayank www.chip.com.tr

��



İnternet reklamcılığı; internet üzerinde yapılan ürün ve hizmet reklamlarıdır, Online pazarlama içerisinde yer almaktadır.

Online pazarlama, ürün veya hizmetlerini internette sunan şirketlerden oluşmaktadır. Online pazarlama web sitelerinde reklamları hedef kitleye sunarak yapılır.

İnteraktif reklamcılık, tüketicinin yalnızca aradığı niteliklere uygun ürün ve hizmetlerin reklamlarını izlemesine olanak tanıyan bir elektronik sistemde yer alan ya da yapısı bu tür karşılıklı bilgi alışverişine olanak sağlayan reklam şeklidir.

Online reklamın üç temel amacı vardır;
. Bir markanın, kuruluşun ya da web sitesinin, bannerlarla kamuoyu nezdinde bilinirliğini arttırmak.
. Web sitesinin ziyaretçi trafiğini oluşturup genişletmek.
. Tüketici tepki yönetimini web sitesine yönlendirerek bir reklam kampanyasının stratejik amacını oluşturmak.

İnternetin 80'li yıllarda toplumun kullanımına ilk açıldığı dönemlerde, tam bir reklam aracı olarak kullanılması pek de ana hedef değildi. Başlangıçta sadece dolaylı tanıtımların hakimiyeti vardı ve web sayfalarının ziyaretçilerine, oluşturuluş amaçlarına hizmet eden bilgiler sunuyorlardı, bu arada da belli bir tanıtım görevini de paralel olarak yürütüyorlardı. En çok rastlanan metot ise ekranın bir kenarında görüşe sunulan hareketli metinlerdi.

Günümüzde ise kitlenin her türlü bilginin kaynağı olarak interneti seçmesi ile , websitlerinin değerleri , içeriklerine ve güncellemelerine verdikleri önem , ziyaretçi sayılarının artıması ile markalar tarafından keşfedildi.


Kaynak www.reklamz.com

16:08 | Posted in , ,


Google Analytics (GA), müşterilerinin web sitelerinden aldığı verimi arttırmaları, web sitesiyle ilgili raporlara hızlı ve kolayca ulaşabilmeleri için çalışan Google'in web site performans analizi yazılımı olan Urchin'i satın alması ardından duyuruldu.
Başlangıçta belli sayıda kullanıcının beta denemesine sunulan Google Analytics daha sonra artan kapasitesi ile geniş kitlelerin kullandığı bir site performanz analizi aracı haline geldi.
GA Google Reklam platformu olan Google Adwords'le birebir entegre ve uyumlu çalışır. Reklam kampanyalarınızın raporlarında gösterim ve tıklama dışında çok detaylı raporlara Google Analytics'i kullanarak ulaşabilmeniz mümkündür.
Ücretsiz olmasının yanında herkese açık olan Google Analytics'i kullanmaya başlamak için dakikalar içerisinde kayıt olarak takip kodunuzu web sitenize yerleştirmeniz yeterlidir.

Google Analytics'in getirdiği yenilikler:
· Web tabanlı detaylı istatistikler.
· IP yerine Javascript teknolojisi ile kesin sonuçlar.
· Kolayca hedefler belirleyebilme ve takip.
· Kullanıcı gizliliğini ön planda tutan anlayış.

��


İnternet Reklamcılığı Terimleri İnternet reklamcılığı sektördeki yerini aldığından beri birçok terim ve kısaltma da reklamcıların günlük konuşmalarında yer edinmeye başladı. Ne yazık ki hala birçoğu Türkçe?de karşılık bulamadı ve İngilizce kullanılmaya devam ediliyor. Bu terimlerden en sık kullanılanları:
Diğer mecralara göre avantajları :

Ad Server: Reklam sunucusu, bannerların yayınlanacakları websitesindeki önceden belirlenmiş alana yerleştirilmelerini, görüntülenme ve kliklenme gibi analitik bilgilerin takibini sağlayan kullanıcı arayüzü.

Conversion: Dönüşüm;herhangi bir online reklam aracıyla (Banner, içerik bağlantılı reklam kutusu) siteye gelen ziyaretçinin istenen aktiviteyi gerçekleştirmesi. Bu aktivite satınalma, bülten aboneliği, site üyeliği gibi, siteyi ziyaret etmenin dışında herhangi bir aktivite olabilir.

Conversion rate: Önceden belirlenen aktiviteyi gerçekleştiren ziyarteçilerin, tüm ziyaretçilere yüzdesel oranı.

CPA (Cost Per Aqusition):Sadece conversion (dönüşüm) yaratan ziyaretçiler için maliyet hesaplanan model.

CPC (Cost Per Click):Kliklenme başına maliyet sistemi; sadece bannerı veya diğer bir online reklam formatını klikleyen ziyaretçi başına ödeme yapılan sistem.

CPM (Cost Per Thousand Impressions):Görüntülenme başına ödeme yapılan sistem, 1000 görüntülenme bir ünite olarak sayılır ve bu ünite üzerinden fiyatlandırılır.

CPM fiyatı, CPM ünitesi sayısıyla çarpılarak toplam maliyet bulunur. Örneğin; CPM?i 10$?dan bir milyon görüntülenmede toplam maliyet 10.000$?dır.
1.000.000 / 1.000 = 1.000 ünite
1.000 ünite X $10 CPM = $10.000 Toplam

CTR (Click-through rate): Kliklenme oranı. Bannerı veya herhangi başka bir online reklam formatını klikleyenlerin, görüntüleyenlere yüzdesel oranı.

Örneğin; bannerı bir milyon kişi görüntülediyse ve 100.000 kişi kliklediyse kliklenme oranı %10'dir.
100.000 / 1.000.000 = 0.1 = %10'dur.

Impression: Herhangi bir online reklamın görüntülenme sayısı

Main Page Traffic: Belirli bir zaman aralığında, genellikle bir ayda sitenin sadece anasayfasının görüntülenme sayısı.

Page view: Bir websitesi sayfalarının toplam görüntülenme sayısı.

PPC (Pay per click): Kliklenme başına ödeme sistemi.

RON (Run Of Network): Sayfa veya site hedeflemesi yapılmadan, belirlenen bir websiteleri kümesinin, tüm site ve sayfalarında sayfalarında bannerların yayınlanması.

ROS (Run Of Site): Sayfa hedeflemesi yapılmadan, belirlenen bir sitenin tüm sayfalarını ifade eder.

SEM (Search Engine Marketing): Arama Motoru Pazarlama; açık arttırma sistemiyle anahtar kelimeleri seçerek arama motorlarında ücretli listelenme çalışması.

SEO (Search Engine Optimization): Arama Motoru Pazarlama; arama motorlarında organik(ücretsiz/doğal) sıralanma listelerinde üst sıralarda yer alabilmek için yapılan optimizasyon çalışması.

Unique visitors: Tekil ziyarteçi; belirli bir zaman aralığında, genellikle bir ayda siteyi görüntüleyen tekil ziyaretçi sayısı. Çoğunlukla IP adresleri üzerinden takip edilerek hesaplanır, siteyi ziyaret eden her bir IP adresi tekbir kişi sayılır.

Web site traffic: Belirli bir zaman aralığında, genellikle bir ayda sitenin ve tüm sayfalarının görüntülenme sayısı.



Kaynak www.reklamz.com

15:31 | Posted in ,

İnternette sosyal ağların hayatımızın aynası olduğu bu dönemde, birden çok sosyal ağa üyelikleri bulunanlar için güzel bir çözüm üretme amacıyla kurulmuş Power.com. Brezilya’da kurulan ve şu zamana kadar bölgede 5 milyon üyeye ulaşan Power dün itibariyle İngilizce desteğiyle dünyaya açıldı. Şu anda Facebook, Orkut, MySpace, Hi5 profillerine ulaşıma imkan sağlayan sitenin hedefleri arasında MSN, Yahoo, Flickr, Gmail hesaplarına ulaşım var.

Power’da amaçlanan sosyal ağlardaki ve internetteki diğer profillerinize tek bir site üzerinde ulaşımı sağlamak ve birbirleri arasında hızlı geçişler yaratmak. Sistem aslında daha çok bir anasayfa uygulaması olarak tanımlanabilir. Tek bir sayfa üzerinden internet profillerinize ulaşabilir, gelen güncellemeleri görüp yorum yapabilir, arkadaşlarınızla mesajlaşabilirsiniz. Maillerinize bakmak ve anında mesajlaşma ekranıyla arkadaşlarınızla konuşabilme Power’ın gelecek planları arasında yer alıyor.

Brezilya merkezli şirketin kendi sayfalarında verilen bilgiye göre 70 çalışanı var ve San Francisco, California ve Hindistan’da ofisleri bulunmakta. Şirket Draper Fisher Jurvetson ve Esther Dyson tarafından $8 milyon yatırım almış.


Kaynak www.webrazzi.com

Category: ,
��
15:27 | Posted in ,

Çinde üretilen bir cep telefonu 2 yıl sarjı gidiyormuş.
I Coloured Mobile ZJ268 cep telefonu tam 666 gün pil ömrü sayesinde bir çok kişinin kabusu olan şarj sorununu çözmeye oldukça yaklaşmış görünüyor.
Dört hoparlöre sahip olan telefonda mp3 ve mp4 dinlemek, 3.0 inch ekranında video izlemek de mümkün.
Çift kamera, çift sim kart desteği, GSM900 / DCS1800, GPRS, wap bağlantısı ve el yazısı tanıma özelliklerini de barındıran bu telefonun en can alıcı özelliği ise şüphesiz
özel 32,800mAh "süper" pili.
120 gram ağırlığındaki cihaz 118×58×21 mm. boyutlarında.
Telefonlarının şarj sorununu işlerini kesintiye uğratan bir problem olarak gören kullanıcıların ilgisini çekebilecek bu sıradışı telefon şu anda üreticisinin sitesinde sadece 108$ fiyatla satışta bulunuyor.


Kaynak www.bildirgec.org

15:20 | Posted in ,

Dünyanın en büyük spamcılara hakkında www.taraf.com.tr den ;
Dünyada en çok spam yapan bilgisayar ağları arasında Microsoft ve Vodafone’un ortak olduğu Verizon da listelendi

Kullanıcılarının istemleri dışında ilaç reklamları, porno içerik gibi istenmeyen postalar yollayan ağlar arasında Microsoft beşinci Verizon ise dokuzuncu sırada yer aldı. Spamhouse.org sitesinde yayımlanan verilere göre dünyanın en büyük spamcileri Microsoft ağlarını da kullanmaya başladı.
Microsoft tarafından barındırılan sitelerin güvenilirliklerinden dolayı genelde engellenmediğini fark eden spamciler bu ağları da kullanmaya başladı. Microsoft servislerini kullanan kişiler buradan istenmeyen e-posta mesajları yollamaya başladı.
Dünyanın en büyük spam ağları arasından Türkiye'den de bir isim bulunuyor. Sistem-net Telekom. Web hosting ve co-location hizmeti veren Sistemnet'in sahip olduğu IP adresleri dünyanın en çok spam yapılan adresleri.

��
15:13 | Posted in ,

Vee artık microsoft yahoo adımını arama motorunu alarak atıyor. www.londravizyon.com dan alıntı ile başbaşa bırakıyorum sizi
Daha önce yaptığı satın alma teklifi reddedilen Microsoft, bu sefer, Yahoo'nun yarısını almaya hazırlanıyor. Microsoft, Yahoo Search olarak bilinen Yahoo'nun arama motorunu satın almak için harekete geçti.

Microsoft'un bu amaçla, 20 milyar doları gözden çıkardığı bildirildi. Bu konudaki haber, merkezi Londra'da bulunan İngiltere'nin ünlü hafta sonu gazetesi The Sunday Times tarafından verildi. Gazete, Microsoft'un, Yahoo'nun online arama motoru "Yahoo Search"ü 20 milyar dolara satın almak için görüşmelere başladığını iddia etti.

The Sunday Times, Rupert Murdoch'un sahibi olduğu The Times gazetesinin bir parçası. Microsoft'un daha önce Yahoo'nun tamamını 47.5 milyar dolara satın alma teklifi iki kez reddedilmişti

The Sunday Times, Yahoo ve Microsoft'un yönetim kurullarındaki kıdemli üyelerin, satın alma anlaşmasının geniş çerçevesi konusunda anlaşmaya vardıklarını, ancak görüşmelerin başarıyla sonuçlanıp sonuçlanmayacağının henüz bilinmediğini yazdı.

Gazete, bununla birlikte, Yahoo'nun tümünü almak için Microsoft'un yaptığı ilk tekliften bu yana 33 dolar olan Yahoo hisselerinin 9 dolara düşmesi nedeniyle, şirketin, yatırımcıların büyük baskısı altında olduğunu hatırlattı. The Sunday Times, Yahoo Search'ü Microsoft'un alması durumunda yeni yönetiminin bile belirlendiğini ve bu amaçla AOL'in eski yönetim kurulu başkanı Jonathan Miller ile Fox Interactive Media'nın eski başkanlarından Ross Levinsohn'un başlıca adaylar olduğunu açıkladı.Yahoo'nun kurucusu Jerry Yang

Yapılan görüşmelere göre, Microsoft bu ikiliden oluşacak yönetimin emrine 5 milyar dolar tahsis edecek. 5 milyar dolar da dışarıdan girecek yatırımcılardan sağlanacak. 10 milyar dolarlık nakit, tercihli hisse alımında kullanılacak. Bunun ise, Microsoft'a Yahoo'nun yüzde 30'una sahip olma hakkı vereceği bildiriliyor. The Sunday Times'e göre, Microsoft ve Yahoo arasındaki görüşmelerde üzerinde anlaşmaya varılan konular arasında, Microsoft'un anlaşma uyarıca "Yahoo Search"ün 10 yıllık işletim hakkını elde etmesi ve iki yıllık bir bildirimle tamamını isterse 20 milyar dolara satın alma hakkını elde etmesi bulunuyor.

Microsoft'un Yahoo arama motorounun başlangıçta işletim hakkını elde etmesinin, Yahoo'ya yılda 2 milyar dolarlık bir gelir yaratacağı tahmin ediliyor. Bu sebeple de, Yahoo Yönetim Kurulu'nun teklife sıcak bakabileceği sanılıyor.

The Sunday Times, geçen hafta milyarder işadamı Carl Icahn'ın Yahoo'nun yüzde 5.5'unu alarak, Yahoo yönetim Kurulu'na girmesiyle, Yahoo hisselerinin 9 dolardan, 11.5 dolara çıktığını da hatırlattı.

The Sunday Times, piyasa uzmanlarının, Yahoo'nun kurucusu Jerry Yang'ın şirketin başından ayrılacağını açıklamasıyla, Microsoft ve Yahoo'nun, yeni bir anlaşma yapmaları için zamanın çok uygun olduğuna işaret ettiklerini belirtti. Gazete, Microsoft ve Yahoo'nun, kar eden kuruluşlar olmakla beaber, online internet reklamları işinde, Google'un gerisine düştüklerini yazdı.

The Sunday Times, Microsoft Yönetim Kurulu Başkanı Steve Ballmer'ın artık Yahoo'nun tümünü almak gibi bir niyeti olmadığını, ama Yahoo'nun online arama motorunu şirketine katmaktan mutluluk duyacağını yazdı.

Kısacası, Microsoft'un bir gözü, hala Yahoo'da ve anlaşma gerçekleşirse meşhur "Yahoo Search" ya da Türkçesi ile "Yahoo Ara", Microsoft'un olacak.

Londravizyon, 30/11/08 (Copyright)


Kaynak www.londravizyon.com

��
17:28 | Posted in ,

Ricoh GR Digital II dijital kamera
Yeni Ricoh GR Digital II dijital fotoğraf makinesi mükemmel işlem gücü, düşük noise değerleri ve renk sapmaları düşüncesi üzerine oluşturulan GR Digital modeli konseptini devam ettiriyor. Cihaz etkileyici işlem gücü, kullanım özellikleri ve yüksek çözünürlükteki görüntü kalitesi ile de dikkatler üzerine çekiyor. Ricoh GR Digital II dijital kamera yeni geliştirilmiş GR Engine II görüntü işlemci motoru ile mükemmel çözünürlük, renk tonları ve renk doygunluk değerleri ile GR Digital kameranın kalitesini sürdürürken noise etkisinin de son derece düşük seviyelerde olmasını sağlıyor.

Ricoh GR Digital 2 kamera - CCD ve Diyafram
Kamera 1/1.75 inç büyüklüğündeki yeni CCD görüntü algılayıcısı ile 10.01 milyon piksel efektif çözünürlükte görüntüle sunuyor. Kameranın gelişmiş diyafram ve odak zuaklık değerleri profesyonel kullanıcıların beklentilerini karşılayacak seviyedeki yüksek görüntü kalitesini elde etme olanağı sağlıyor.

GR Digital II kompakt kamera - Seviye gösterge ekranı
Yeni Ricoh GR Digital II dijital fotoğraf makinesinin elektronik seviye gösterge fonksiyonu kullanıcıların LCD ekrandan bakarken düz bir seviyede olup olmadığını görmelerine olanak tanıyor. Ekrandaki seviye gösterge fonksiyonu sayesinde fotoğrafların dikey ve yatay pozisyon ayarlaması rahatlıkla yapılabiliyor.

Ricoh GR Digital 2 dijital kamera - Kare çekim formatı
GR Digital II dijital kamerada 1:1 oranında kare şeklinde fotoğraf çekilebiliyor. Kullanıcılar böylece standart dikdörtgen formatının dışında farklı bir formatta çekim yapma keyfi yaşayabiliyorlar. 6x6 formattaki klasik fotoğraf makinelerinde görülen bu format Ricoh Caplio GX100 modelinde de bulunuyordu. RAW formattaki çekimlerde de bu seçeneği kullanmak mümkün.

Ricoh GR Digital 2 dijital kompakt kamera - LCD ekran
Ricoh GR Digital II fotoğraf makinesinin 2.7 inç (6.9 cm) büyüklüğünde LCD ekranı bulunuyor. Kameranın 160º derece görüş açısına sahip LCD ekranı düşük ve yüksek açılardan fotoğraf çekmeyi son derece kolay hale getiriyor. GR Digital II modeli ile JPEG ve RAW dosya formatında çekim yapılabiliyor. Kameranın RAW formattaki görüntüleri kaydetme işlem süresi kısaltılmış ve RAW fotoğraflar kaydedilirken de çekim yapılabilmesi sağlanmış. Böylece kameranı yükseltilmiş dahili belleği sayesinde RAW formattaki bir çekim kaydedildiği esnada diğer fotoğrafın çekim işlemi de yapılabiliyor. RAW formattaki bir görüntünün kaydedilmesi yaklaşık olarak 11 saniye sürüyor. RAW formatta seri çekim olanağı ise bulunmuyor.

Ricoh GR Digital 2 dijital kamera - Özellikler
• 10.01 megapiksel efektif çözünürlük
• 1/1.75 inç CCD görüntü algılayıcı
• 160º görüş açısına sahip 2.7 inç (6.9 cm) 230,000 piksel LCD ekran
• 1:1 kare formatında çekim olanağı
• RAW formatta çekim
• Ağırlık: 168 gram
• Boyutlar: 107.0 × 59.0 × 25.0 mm

Ricoh GR Digital II kamera - Paket içeriği
• Ricoh DB-60 şarj edilebilir batarya
• Ricoh BJ-6 şarj cihazı
• USB kablosu
• Bilek askısı
• Yazılım CD’si
• Kullanım kılavuzu


Kaynak www.letsgodigital.org

��
17:09 | Posted in ,


Artık 1-2 saat şarjı giden notebooklar canımızı sıkmaya başladı.Notebook alıyorsun sarjı ort 2,5 saat gidiyor ya bir yıl sonra...
Ekran teknolojileri geliştiricilerinden Mary Lou Jepsen, standart pil ve tek şarjla 20 ila 40 saat dayanabilecek enerji tasarruflu dizüstü bilgisayarlar üzerine çalışıyor.

Vaktiyle Intel"in ekran bölümü başkanı ve OLPC"nin baş teknoloji yöneticisi olan Jepsen, ultra düşük güç kullanan dizüstü ekranları ve e-kitapları gelecek senenin ikinci yarısında satışa sunmayı hedefliyor. Tasarladığı e-kitaplar direk gün ışığında okunabilmenin yanı sıra HDTV kalitesinde renk moduna sahip olacak.

Düşük enerji tüketimi sağlayan yeni teknoloji ekranlar, pil sürelerinin de uzamasını sağlayacak.


Kaynak www.haberaktuel.com

17:01 | Posted in ,

3g teknolojisi hakkında www.ntvmsnbc.com dan alıntı ile 3G SİSTEMİNE NASIL GELİNDİ?
Ülkemizde mobil telekomünikasyon sektörünün ilk uygulamasını oluşturan 1G sistemleri üzerinden sadece ses hizmetlerini sunabilmek mümkünken, 2G Sayısal sistemler daha kaliteli ses hizmetlerinin yanı sıra SMS gibi basit veri hizmetleri de sunulabilir hale geldi.

2.5G olarak adlandırılan geçiş döneminde ise, mobil şebekeler üzerinden internete erişim imkanı sağlandı ve veriye dayalı hizmet türlerinde artış kaydedildi. Her kuşakta ses hizmeti sunulabilirken, bir sonraki kuşak daha kaliteli ses hizmetinin yanında daha hızlı ve zengin içerikli veri iletişimine imkan sağlıyor.

CEPTEN GÖRÜNTÜLÜ KONUŞMA DÖNEMİ BAŞLAYACAK

3G sistemlerinde hızlar artık Megabitlerle ifade edilmekte ve 2Mbps hızına, bir sonraki teknolojiyi oluşturan HSDPA’de (High Speed Downlink Packet Access -3.5G) 14 Mbps veri iletim hızlarına teorik olarak ulaşılabiliyor.

Hızdaki bu artış özellikle bilgiye erişim açısından alışılan erişim kavramına yeni bir boyut getirecek. Mobil ortamda görüntülü telefon hizmetleri, e-posta alıp gönderme, bankacılık hizmetleri, yüksek hızlarda internet erişimi, etkileşimli oyunlar, canlı radyo TV yayınlarına erişim gibi pek çok hizmetler, 3G mobil terminal cihazları tarafından rahatlıkla sağlanabilecek.

Abonelerin bu hizmetleri alabilmesi için 3G sistemine uyumlu cep telefonları kullanmaları gerekecek. Ancak Türkiye’de henüz uygulama başlamamasına karşın bugüne kadar 1 milyonun üzerinde 3G sistemine uyumlu cep telefonunun satıldığı belirtildi.

‘CEP’TE HIZLI VE ZENGİN İÇERİK
3G şebekeleri üzerinden ses hizmeti sunulacak olsa da esas ağırlık hızlı ve zengin içerikli veri uygulamaları olacak. 3G şebekelerinin faaliyete geçmesiyle;cep telefonundan internete hızlı erişimin yaygınlaşacağı, e-devlet uygulamalarına önemli bir ivme kazandıracağı, sağlık hizmetleri, uzaktan eğitim, mobil-kütüphane, internet üzerinden bilimsel laboratuvarlara erişim, internet üzerinden dil eğitimi gibi uygulamalar ile eğitime katkı sağlanması öngörülüyor.

Sistemin yaşlı ve engellilerin uzaktan gözetim ve kontrolünde kolaylıklar sağlayacağı, mobil uygulamalar ile vatandaşların yaşamını daha da kolaylaştırması bekleniyor.


Kaynak www.ntvmsnbc.com

��
16:56 | Posted in ,

Sesle bilgisayar yönetilmeden sonra artık sesle internet yönetme devri başlıyacak shiftdelete.net ten Beş yıl sonra, şimdi sadece hayalleri süsleyen hangi teknolojilerin sıradan hale geleceğini merak ediyor musunuz? İşte IBM'in beş yıllık tahminleri.

IBM'in her yıl yayınladığı "Next Five in Five" (Gelecek Beş Yıldaki Beşli) listesinde bu yıl da hayli ilginç öngörüler bulunuyor. Firmaya göre beş yıl sonra güneş enerjisi teknolojisi, asfaltın, boyaların ve pencerelerin içinde kullanılacak. Bunun anlamı da her yer güneş enerjisi depolama paneli haline gelecek. Yine IBM'e göre "unutmak" uzak bir anı olarak mazide(yani günümüzde) kalmış olacak. 5 yıl sonra kendi dijital alışveriş asistanlarımızın olacağını düşünen IBM, ayrıca herkesin sağlık için bir "kristal küresi" olacağını iddia ediyor.

Web İle Konuşacağız

Hayır, MSN veya Skype'deki sesli sohbetlerden bahsetmiyoruz. Bizzat web'in kendisiyle konuşmak, beş yıl içerisinde mümkün olacak. IBM bunu "siz web ile konuşacaksınız, web de size yanıt verecek" şeklinde anlatırken, meali ise internette ellerinizi kullanmadan, sadece sesinizle komutlar vererek sörf yapabileceğiniz oluyor. Bu beşliden hangileri önümüzdeki beş yıl içerisinde gerçekleşir bilinmez ama, IBM'in geleceğe dair hayli ilginç fikirleri olduğu kesin.


Kaynak shiftdelete.net

22:25 | Posted in ,
En sevilen popüler programları bildirgec.org bir araya getirmiş sakıncası olmaz ise bizde kaynak vererek yayınlayalım dedik Aynı işi göreceğine inandığımız bazı programların, uygulamaların ücretli versiyonlarını kullanmak yerine onların ücretsiz olan versiyonlarını kullanmak daha mantıklı olacaktır.


Lifehacker sıralamış..
Firefox
VLC Media Player, gom player, songbird, kmplayer.
Ubuntu (popüler linux dağıtımı)
Open Office ( microsoft office alternatifi)
Pidgin (windows live messenger alternatifi)
Launchy
Digsby (windows live messenger alternatifi)
Gmail
GIMP
uTorrent
Winamp (windows media player alternatifi)
Google Apps
AVG Antivirus
Evernote
IrfanView
Opera
Chrome
LogMeIn
Amarok
FileZilla
Notepad++
PortableApps.com
Rocketdock
Linux
Paint.NET
Ad-Aware
Avast Antivirus

��
11:39 | Posted in
29 kasım 2008 digital dünyam açılalı 29 gün oldu bu bir aylık tekil hittimiz histats.com yaptığı istatistik ile 1.600 (Binaltıyüz)dür. Blograzzi puanımız 0 dan 11,4 yüksemiştir. Aralık ayındada yola devam edeceğiz bizi takip ettiğiniz için teşekkür ederiz.

DigitalDünyam

Category:
��
23:53 | Posted in ,
Herzamanki gibi internet gezime devam ederken stargazete.com teknoloji bölümünde katlanabilen cep telefonları geliyormuş yazısını okudum kaynak göstererek sizlere yayınlıyorum ,aslında nokianın bukelemun dediği telefon haberini vermişlerdi hatta reklamını bile yapmışlardı ama ne zaman çıkacağı belli değildi...

Eskiden sadece bilimkurgu filmlerinde gördüğümüz cihazlar hayatımıza girmeye başladı. İlk önce cep telefonu icat edildi, sonra renkli ekrana kavuştu, daha sonra ise fotoğraf ve video çekebilmeye başladı. 2009 yılından sonra ise katlanabilen, yamulabilen ekranlı cep telefonları ile tanışacağız.

Samsung, Japonya'nın Yokohama kentinde düzenlenen FPD Uluslararası Teknoloji Fuarı'nda çok ilginç bir cep telefonu örneğini katılımcılara gösterdi. Dokunmatik OLED ekrana sahip olan cep telefonu kitap gibi tam ortasından katlanabiliyor. Cihaz kapalıyken görünümü normal bir cep telefonuna benziyor. Ancak telefonun katları açıldığında yaklaşık 5 inch genişliğinde esnek OLED ekrana dönüşüyor. Geniş ekranı internette sörf yapmak ve hatta film izlemek, oyun oynamak için yeterince büyük.

Ayrıca telefon taşınabilir bir medya player'a dönüşebiliyor.

OLED nedir?

Organik Işık Yayan Diyot (OLED) teknolojisi son yıllarda geliştirilen ve özellikle cep telefonu, dijital fotoğraf makinesi, otomobil teybi gibi cihazlarda kullanılan bir yenilik. Normal LCD ekranların aksine oldukça düşük enerji tüketen (2-10 V), klasik ekranlara göre daha az yer kaplayan ve yaklaşık 160 derecelik bir görüş açısı sağlıyor.


Kaynak www.stargazete.com

��
23:53 | Posted in ,
Herzamanki gibi internet gezime devam ederken stargazete.com teknoloji bölümünde katlanabilen cep telefonları geliyormuş yazısını okudum kaynak göstererek sizlere yayınlıyorum ,aslında nokianın bukelemun dediği telefon haberini vermişlerdi hatta reklamını bile yapmışlardı ama ne zaman çıkacağı belli değildi...

Eskiden sadece bilimkurgu filmlerinde gördüğümüz cihazlar hayatımıza girmeye başladı. İlk önce cep telefonu icat edildi, sonra renkli ekrana kavuştu, daha sonra ise fotoğraf ve video çekebilmeye başladı. 2009 yılından sonra ise katlanabilen, yamulabilen ekranlı cep telefonları ile tanışacağız.

Samsung, Japonya'nın Yokohama kentinde düzenlenen FPD Uluslararası Teknoloji Fuarı'nda çok ilginç bir cep telefonu örneğini katılımcılara gösterdi. Dokunmatik OLED ekrana sahip olan cep telefonu kitap gibi tam ortasından katlanabiliyor. Cihaz kapalıyken görünümü normal bir cep telefonuna benziyor. Ancak telefonun katları açıldığında yaklaşık 5 inch genişliğinde esnek OLED ekrana dönüşüyor. Geniş ekranı internette sörf yapmak ve hatta film izlemek, oyun oynamak için yeterince büyük.

Ayrıca telefon taşınabilir bir medya player'a dönüşebiliyor.

OLED nedir?

Organik Işık Yayan Diyot (OLED) teknolojisi son yıllarda geliştirilen ve özellikle cep telefonu, dijital fotoğraf makinesi, otomobil teybi gibi cihazlarda kullanılan bir yenilik. Normal LCD ekranların aksine oldukça düşük enerji tüketen (2-10 V), klasik ekranlara göre daha az yer kaplayan ve yaklaşık 160 derecelik bir görüş açısı sağlıyor.


Kaynak www.stargazete.com

��
19:27 | Posted in

Faks sorun olmaktan çıkıyor!KURUMSALHABERLER , 26.11.2008Dünyanın önde gelen internet faks servis sağlayıcısı InterFAX, Ocak 2007’den bu yana Savego Bilişim ile Türkiye’yi de hizmet ağına dahil etmiş bulunuyor.Şirketinin faks operasyonunu elektronik ortama taşımak isteyen bir bilgi işlem uzmanıysanız. Fakslarını göz önünde bulmak isteyen bir yöneticiyseniz. Önemli teklifler gönderen bir satış temsilcisiyseniz. Sürekli seyahat eden ve faks işlemlerinin aksamasını istemeyen biriyseniz.Ev/ofis çalışıyorsanız… InterFAX tam Size göre!www.interFAX.net'e online üyelik sonrası hemen epostanızdan faks gönderip almaya başlayabiliyorsunuz. Faks modem, faks server, veya telefon hattı kurulumuna ihtiyaç bulunmamakta. InterFAX’ı kullanabilmek için Siz’e özel bir eposta hesabınızın bulunması yeterli. Üyeliğiniz esnasında InterFAX’tan edineceğiniz Size özel faks numarasına gelen fakslar da otomatik olarak eposta adreslerinize yönlendirilir. Faks alırken numaranız hiç meşgul çalmaz ve fakslarınızı kişi veya listelere gönderirken de hiç gecikme yaşamazsınız.InterFAX faks gönderim servisinde kurulum ve aylık sabit ücret bulunmamakta ve yalnızca başarılı gönderilen fakslar ücretlendirilmekte. Faks Alım servisine ise ayda yalnızca 18 YTL'ye üye olunabilmektedir.Microsoft Türkiye’nin de önerdiği InterFAX, Microsoft Office uygulamaları içerisinden dokümanlarınızı doğrudan istediğiniz faks cihazına iletmenizi sağlayan arabirimi de ücretsiz sunuyor.Yazılım geliştiricilere de API (XML Web Services) desteğin sağlandığı sistemde Java, ASP, PHP, C# gibi dillerde örnek kodları site içinden alarak kısa sürede uygulamanızı faks destekler hale getirebilirsiniz.Halihazırda dünya çapında 40binden fazla kullanıcısı olan InterFAX, Türkiye’de ise 2bin’den fazla kişi ve kuruma hizmet vermekte. Uluslararası kullanıcılarından bazıları DE BEERS, AGFA, BENTLEY, Deutsche Bank, DIRECTV, Dignity, GENERAL ELECTRIC, HOTELZON, Legal&General, SONY BMG, SWISSCOM, Virgin Atlantic, Vitol.Türkiye’deki kullanıcılarından bir kaçı için de ANI Turizm, Ankara Sigorta, İstanbul Hilton Otelleri, MADO, TURYAP, Türkiye Karate Federasyonu, Ünkar Lojistik, Yenibiris.com diyebiliriz.Detaylı bilgi için: www.interfax.net

Kaynak www.kurumsalhaberler.com

Category:
��
19:27 | Posted in

Faks sorun olmaktan çıkıyor!KURUMSALHABERLER , 26.11.2008Dünyanın önde gelen internet faks servis sağlayıcısı InterFAX, Ocak 2007’den bu yana Savego Bilişim ile Türkiye’yi de hizmet ağına dahil etmiş bulunuyor.Şirketinin faks operasyonunu elektronik ortama taşımak isteyen bir bilgi işlem uzmanıysanız. Fakslarını göz önünde bulmak isteyen bir yöneticiyseniz. Önemli teklifler gönderen bir satış temsilcisiyseniz. Sürekli seyahat eden ve faks işlemlerinin aksamasını istemeyen biriyseniz.Ev/ofis çalışıyorsanız… InterFAX tam Size göre!www.interFAX.net'e online üyelik sonrası hemen epostanızdan faks gönderip almaya başlayabiliyorsunuz. Faks modem, faks server, veya telefon hattı kurulumuna ihtiyaç bulunmamakta. InterFAX’ı kullanabilmek için Siz’e özel bir eposta hesabınızın bulunması yeterli. Üyeliğiniz esnasında InterFAX’tan edineceğiniz Size özel faks numarasına gelen fakslar da otomatik olarak eposta adreslerinize yönlendirilir. Faks alırken numaranız hiç meşgul çalmaz ve fakslarınızı kişi veya listelere gönderirken de hiç gecikme yaşamazsınız.InterFAX faks gönderim servisinde kurulum ve aylık sabit ücret bulunmamakta ve yalnızca başarılı gönderilen fakslar ücretlendirilmekte. Faks Alım servisine ise ayda yalnızca 18 YTL'ye üye olunabilmektedir.Microsoft Türkiye’nin de önerdiği InterFAX, Microsoft Office uygulamaları içerisinden dokümanlarınızı doğrudan istediğiniz faks cihazına iletmenizi sağlayan arabirimi de ücretsiz sunuyor.Yazılım geliştiricilere de API (XML Web Services) desteğin sağlandığı sistemde Java, ASP, PHP, C# gibi dillerde örnek kodları site içinden alarak kısa sürede uygulamanızı faks destekler hale getirebilirsiniz.Halihazırda dünya çapında 40binden fazla kullanıcısı olan InterFAX, Türkiye’de ise 2bin’den fazla kişi ve kuruma hizmet vermekte. Uluslararası kullanıcılarından bazıları DE BEERS, AGFA, BENTLEY, Deutsche Bank, DIRECTV, Dignity, GENERAL ELECTRIC, HOTELZON, Legal&General, SONY BMG, SWISSCOM, Virgin Atlantic, Vitol.Türkiye’deki kullanıcılarından bir kaçı için de ANI Turizm, Ankara Sigorta, İstanbul Hilton Otelleri, MADO, TURYAP, Türkiye Karate Federasyonu, Ünkar Lojistik, Yenibiris.com diyebiliriz.Detaylı bilgi için: www.interfax.net

Kaynak www.kurumsalhaberler.com

Category:
��

Uzun süreli bilgisayar kullananlar bunları okuyalım lütfen www.gercekgundem.com dan alıtı ile yüksek dozda bilgisayarcılar için bir yazı resime pek aldırmayın


Ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz.
Amerika'nın Sesi Radyosu, “Carpal Tunnel Syndrome” olarak bilinen “Karpal Tuneli Belirtisi”nin gerçekte bilgisayar kullanıcısı hastalığı olmadığı, eliyle sürekli aynı hareketi yapan herkeste görülebileceği belirtildi.

Kişinin eliyle sürekli aynı hareketi yapması ve bu hareket sırasında bileğin aşağı veya yukarı kıvrık durması halinde baş, işaret ve orta parmakları denetleyen sinirin içinden geçtiği bilek kemikleri tünelindeki enfeksiyon sonucu sıkışmaya başladığı bildirildi.

Sıkışan sinirin belli zamanda dinlendirilmemesi ve sıkışıklığın giderilmemesi halinde elin uyuşup, kullanılamaz hale geldiği kaydedildi.

Geçmişte daktilo kullananların yeni kağıt takmak için verdikleri kısa arada bileklerinin dinlendiği, bilgisayarda yazarken mouse işaret cihazı ile bilgisayar ekranında çalışılırken daha az ara verildiği ifade edildi.

Bilgisayar kullananların bileklerinde sürekli hareket nedeniyle bilek kaslarının bağlandığı noktada enfeksiyonun başlaması ve bunun siniri sıkıştırması durumunda ekran başında çalışmaya başladıktan 1- 1.5 saat sonra ellerde ilk üç parmağın ucundan içine doğru uyuşmanın yayılabileceğine dikkat çekildi. Bu durumda bilgisayar kullanıcısında 'Karpal Turne Sendromu'nin başladığı hatırlatıldı.

Uzmanlar bütün bilgisayar kullanıcılarında bu rahatsızlığın görülmeyebileceğini, kişinin ellerini klavye üzerinde bilekleri bükmeden tutması halinde sinirlerin sıkışmayacağını vurguladı. Enfeksiyonun bünyeye bağlı olduğu bildirilirken, rahatsızlık yaşayanların buna aldırmaması durumunda uyuşma hissinin giderek ağrıya dönüşebileceği, omuza kadar sancının uzanabileceği, bu durumda bilekteki tendonların kesildiği ameliyatın gerekebildiği uyarısı yapıldı.

Ne Yapmalı ?
Bilgisayar kullanıcılarının bu rahatsızlığa yakalanmaması için her 25 dakikada bir 5 dakika dinlenmesi, cihaz başında oturunca futbolcuların ısınma hareketleri gibi bileklere idman yapması önerildi.

Klavye jimnastiğinin elleri yumruk halinde bilekler düz olacak şekilde ileri uzatılması, kol ve el kaslarının sonuna kadar sıkılarak ellerin aşağı kıvrılarak 5'e kadar sayılması ile yapılabileceği vurgulandı. Daha sonra aynı işlemin bu kez yumruğu yukarı kaldırarak tekrarlanması gerektiği ifade edildi.


Kaynak www.gercekgundem.com


Uzun süreli bilgisayar kullananlar bunları okuyalım lütfen www.gercekgundem.com dan alıtı ile yüksek dozda bilgisayarcılar için bir yazı resime pek aldırmayın


Ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabilirsiniz.
Amerika'nın Sesi Radyosu, “Carpal Tunnel Syndrome” olarak bilinen “Karpal Tuneli Belirtisi”nin gerçekte bilgisayar kullanıcısı hastalığı olmadığı, eliyle sürekli aynı hareketi yapan herkeste görülebileceği belirtildi.

Kişinin eliyle sürekli aynı hareketi yapması ve bu hareket sırasında bileğin aşağı veya yukarı kıvrık durması halinde baş, işaret ve orta parmakları denetleyen sinirin içinden geçtiği bilek kemikleri tünelindeki enfeksiyon sonucu sıkışmaya başladığı bildirildi.

Sıkışan sinirin belli zamanda dinlendirilmemesi ve sıkışıklığın giderilmemesi halinde elin uyuşup, kullanılamaz hale geldiği kaydedildi.

Geçmişte daktilo kullananların yeni kağıt takmak için verdikleri kısa arada bileklerinin dinlendiği, bilgisayarda yazarken mouse işaret cihazı ile bilgisayar ekranında çalışılırken daha az ara verildiği ifade edildi.

Bilgisayar kullananların bileklerinde sürekli hareket nedeniyle bilek kaslarının bağlandığı noktada enfeksiyonun başlaması ve bunun siniri sıkıştırması durumunda ekran başında çalışmaya başladıktan 1- 1.5 saat sonra ellerde ilk üç parmağın ucundan içine doğru uyuşmanın yayılabileceğine dikkat çekildi. Bu durumda bilgisayar kullanıcısında 'Karpal Turne Sendromu'nin başladığı hatırlatıldı.

Uzmanlar bütün bilgisayar kullanıcılarında bu rahatsızlığın görülmeyebileceğini, kişinin ellerini klavye üzerinde bilekleri bükmeden tutması halinde sinirlerin sıkışmayacağını vurguladı. Enfeksiyonun bünyeye bağlı olduğu bildirilirken, rahatsızlık yaşayanların buna aldırmaması durumunda uyuşma hissinin giderek ağrıya dönüşebileceği, omuza kadar sancının uzanabileceği, bu durumda bilekteki tendonların kesildiği ameliyatın gerekebildiği uyarısı yapıldı.

Ne Yapmalı ?
Bilgisayar kullanıcılarının bu rahatsızlığa yakalanmaması için her 25 dakikada bir 5 dakika dinlenmesi, cihaz başında oturunca futbolcuların ısınma hareketleri gibi bileklere idman yapması önerildi.

Klavye jimnastiğinin elleri yumruk halinde bilekler düz olacak şekilde ileri uzatılması, kol ve el kaslarının sonuna kadar sıkılarak ellerin aşağı kıvrılarak 5'e kadar sayılması ile yapılabileceği vurgulandı. Daha sonra aynı işlemin bu kez yumruğu yukarı kaldırarak tekrarlanması gerektiği ifade edildi.


Kaynak www.gercekgundem.com

18:20 | Posted in ,
Hergün internette bir haberle karşılaşıyoruz öyle değilmi internethaber.com dan aldığım haberleri sizlere sunuyorum digitaldünyam

Bill Gates

Bill Gates'in milyon dolarlık hediyesi: 2001 yılında e-posta'larda görülmeye başlanan bu mail'lerde, Microsoft'un başındaki isim olan ve aynı zamanda dünyanın en zengin insanı olan Bill Gates'in yeni bir program geliştirdiği ve söz konusu e-posta'yı diğer arkadaşlarına gönderen kullanıcıların bu beta program üzerinden para kazanacağı vaat edilmişti.
Hoax-slyaer.com'un yöneticisi olan Brett M. Christensen'ın bu aldatmacayla ilgili görüşü ise şöyle: "8 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen hala bu yalana inanan insanların olduğu görmek gerçekten oldukça şaşırtıcı."
Kendinize olan güveni tazeleyin...

Good Times virüsü




Good Times virüsü: İlk olarak 1994 yılında ortaya çıkan ve Good Times olarak anılan bir virüs, e-posta yoluyla tüm dünyaya yayılmaya başladı. Good Times etiketli bir mesajla kullanıcılara ulaşan söz konusu e-posta'da, Good Times ile ilgili sadece bir mesajın okunmasıyla kullanıcıların HDD'indeki tüm verilerin uçacağı iddia ediliyordu. Bu da büyük bir aldatmacadan başka bir şey değildi; ancak bu e-posta'ya inanan birçok insan oldu. Orijinal mesajın sonunda, ilgili mail'in derhal Forward edilmesi isteniyordu; birçok insan da böyle yaptı haliyle.
Kendinize olan güveni tazeleyin...


Son turist



Son turist: 11 Eylül'de görülmeye başlanan bir fotoğraf, kısa sürede tüm dünyaya yayılmayı başardı. Fotoğrafta New York'u arkasına almış bir turist yer alıyordu. İddiaya göre fotoğrafta yer alan uçak ise terörist kontrolündeki uçaklardan birinin Dünya Ticaret Merkezi'ne çarpmadan önceki son fotoğrafıydı. Ancak bu fotoğrafın elbette gerçekle bir ilişkisi bulunmuyordu.
Kendinize olan güveni tazeleyin...

Dev kedi Snowball




Dev kedi Snowball: Bu seferki fotoğrafta ise dev görünümüyle görenleri hayretle içerisinde bırakan ve yaklaşık 40kg ağırlığında olduğu tahmin edilen bir kedi dikkat çekiyor. 2000 yılından sonra e-posta'larda dolaşmaya başlayan fotoğrafta Roger Degagne isimli bir vatandaş, bu devasa kedisiyle poz vermiş. Peki Snowball(Kartopu) isimli kedi bu hale nasıl geldi? E-posta'da yer alan iddiaya göre Degagne, Snowball'u Kanada'daki bir nükleer santralin yanında bulmuş ve yine iddiaya göre Snowball'un bu hale gelmesinin nedeni santraldeki zehirli bir sıvı.
Kendinize olan güveni tazeleyin...

Yalanlar yalanlar yalanlar.....

Kaynak www.chip.com.tr/

��

Abone Ol

Kayıt ol sadece E-Mail adresin ile sitemizdeki haberler mail adresine gelsin

E-mail Adres